DC Sinematik Evreni Marvel’ın sistemli gidişatına kıyasla savruk ilerlemekten bir türlü kurtulamadı. Bu konuda evrenin sil baştan bir şekil alışı söz konusu ancak bu noktayı keskinleştirecek bir karakter öyküsü Man of Steel’den bu yana karşımıza çıkamadı.
Black Adam ise DC’nin çizgi roman evreninde 70 seneyi aşkın bir geçmişe sahip olsa da sinema ya da televizyon alanlarında çok fazla karşımıza çıkmamıştı. Fakat The Rock (Dwayne Johnson) faktörü göz önüne alındığında beyazperdede boy gösterecek olan bu kahramanın popülaritesinin kısa sürede artış göstereceğine inanıyorum.
Aslında Black Adam’ın en büyük bağlantısı Shazam karakteridir. Daha doğrusu Black Adam, Shazam’ın baş düşmanlarından biri olarak boy gösterdi uzun bir süre. Lakin karakterin 1990 senesine kadar herhangi bir DC çizgi romanında görünmediğini de belirtmek isterim. Özellikle Fawcett Comics’ten satılan alınan haklarından sonra bir kereliğine SHAZAM’da kötü adam rolünü üstlenen bu karakterin talihi sürekli sönük kalıyordu.
Gelgelelim sinema perdesi gerçekten mucizevi sunumlara vesile olabiliyor. Neticede Iron Man gibi çizgi roman dünyasında aşırıya kaçmayan bir popülariteye sahip kahramanın sinema dünyasında oluşturulan evrenle birlikte nasıl bir noktaya ulaştığını gördük. Keza The Rock gibi markanın önderliğinde Black Adam’ın da uzun bir süre DC’nin göz önünde karakterlerinden biri olacağı düşüncesindeyim.
Her ne kadar sinema eleştirmenlerinin ilk izlenimi karakterin solo macerasının zayıf kaldığı yönünde olsa da, ilerleyen dönemler DC’nin çeşitlendireceği evren bakımından bu kahramana fazlaca yön verecektir.
Çizgi roman evrenindeyse Black Adam gücünü tıpkı Shazam’ınki gibi Mısır tanrılarından almıştır. Shazam, süper kahraman formundayken Superman’ın güçlerine yakın bir formata bürünürken Black Adam’ın da bu iki kahramandan aşağı kalır yanı yok aslında. Hatta Black Adam’ı Superman’ın negatif paraleli olarak tanımlayabiliriz.
Fiziksel gücün kullanımı, dayanıklılık ve hız açısından bu kahramanın Superman familyasından olduğu söylenebilir. Ancak antipatik bir karakter oluşu, boy gösterdiği çizgi roman maceralarında karakteri tam olarak nerede tutacağımız konusunda kararsızlıklar oluşturabiliyor. Yine de şu sıralar Joker, Thanos ve tabii ki de gönüllerin kötüsü Darth Vader gibi karanlık yüzleriyle fenomen olmayı başaran çoğu kötü kahraman gibi Black Adam’ın da bu piyasadaki yeri sağlamlaşabilir.
Bütün bu varsayımlar öykü anlatıcılığında kahramanın uyumlanacağı noktayla alakalı tabii ki. Neticede derinlemesine bir yaşantı anlatısı amacı olmayacak karşımızda. Benim açımdan bu tarz yapımlar sinema salonuna girdikten sonra birçok şeyi dışarıda bırakmamı sağlıyorsa eğer mutlu edici sayılır. Zira Black Adam daha önceki çizgi roman ve çizgi film versiyonlarında bu misyonu ucundan da olsa üstlenmeye çalışan bir karakterdi. Onun ilk live action yolculuğunun da bu amaca hizmet edeceği düşüncesindeyim. Ötesine geçme ihtimali ise çok büyük sürpriz olur…a